İd, Ego, Süperego Perspektifinden Kirazın Tadı

Şeyma Tecer
3 min readJul 10, 2021

Arabasıyla şehrin sokaklarında başıboş bir şekilde dolaşan, tanımadığı insanlara sorduğu garip sorularla kendisinin sapık olabileceğini düşündüren Bedi Bey, film boyunca hikayesini anlatmadan sadece küçük bir amaç için insanların peşinden sürüyor arabasını ve ne nedenini ne de sonucunu öğrenebildiğim bu yolculuğu büyük bir iştahla izlerken buluyorum kendimi..

İntihar etmeyi düşünen ama öldükten sonra üzerine toprak atması için az da olsa güvenebileceği birilerini arayan Bedi Bey bu süreçte aracına 3 farklı karakteri alıyor. Bu üç farklı karakterle dönemeçli yollardan ağır aksak ilerlerken hayatları hakkında sohbet ediyorlar. asker, din adamı ve yaşlı Türk sırasıyla id, ego ve süperegoyu temsil ediyorlar. Aracın sürüldüğü yol ise hayatı ve sararmış otlar ise hayatın onun bakış açısından görünüşü. Aracıyla gömüleceği yerin yani ölümün çevresinde dolaşırlarken askerin konuşmalarından gelişmemiş oluşunu ve kaçıp gitmesiyle onun id olacağını düşünürken biraz daha okumuş ve kendini geliştirmiş olan din adamının konuşarak ve dinden ayetlerle Bedi Bey’i ikna etmeye çalışmasıyla ego olacağını, yaşlı türk’ün ise daha farklı bir pencereden bakıp ona hayatın anlamıyla alakalı küçük bir şeyin dahi onu hayata bağlayabileceğini söyleyerek farklı bir yerden bakmasını sağlaması ve neredeyse Bedi Bey’i ikna edecek olmasıyla süperego olduğunu düşünüyorum.

Zihnimizde yaşanan olayların 3 önemli aktörü var der Freud; İd, ego ve süperego. Kısaca anlatmak gerekirse id: iç güdüsel bir şekilde çalışıp tüm ihtiyaç ve arzularımızın anında karşılanmasını arzulayan ilkel- gelişmemiş tarafımızdır. Ego ise id ile dış dünya arasındaki dengeyi sağlayan arabulucumuzdur. Süperego adından da tahmin edebileceğiniz gibi süper kahraman gibi bir şeydir. Her şeyin uygun olmasını isteyen, insanın içinde kurduğu vicdan mahkemesidir.

Bir insanın ömrünün kısa bir araç yolculuğuna sığdırılmış hali gibidir film. Hemen her insan da hayatı boyunca birçok kez yaşamak için sebepler ararken bulur kendini. Verdiği cevap id, ego ve süperegosunun savaşından çıkan sonuca göre şekillenir. Tabı bu sonuç kişinin yaşam evrelerini nasıl atlattığıyla da ilişkilidir.

Filmde hiç alışık olmadığım şeyse intihar olayının nedeni ya da sonucu verilmiyor. Sadece kişinin bu süreçteki ruh haline odaklanmamızı istiyor yönetmen.

Fiilmin son sahnesinde yönetmen ve set ekibinin Bedi Bey’in aracının gezindiği yerde çekim yaptıklarını görüyoruz. Etraf yemyeşil ve insanlar gülüyor.

Belki de yaşlı Türk’ün söylediği gibi Bedi Bey taşlı ama uzun yolu tercih etseydi gülen insanları ve yemyeşil çevreyi görebilecekti.

Kim bilir.

--

--